Bir topluluk, üzerinde kurulup geliştiği felsefe ve manevî değerlere sımsıkı bağlı kaldığı sürece, büyüklük ve dinamizmiyle payidar olur. Kendine has bu diriltici iklim ve bu esaslı kurallardan uzaklaşmaya başladığı an itibarı ile de içten içe kokuşup çürümeye ve dağılıp gitmeye yüz tutar.
Dertsiz, davasız, hedefsiz ve ülküsüz nesillerin önce içten içe yanarak karbonlaşması, sonra da bir alev, bir tûfan haline gelerek, etrafındaki her şeyi yakıp yok etmesi doğal ve kaçınılmaz olur.
Gelecek günlerde, bizleri nelerin beklediğini söyleyerek saf düşünceleri ümitsizlik içinde boğmaya gerek yok; millete, kendini yenileme yolları gösterilmeli ve geleceği omuzunda bayraklaştıracak genç kuşaklar, yüce hedeflere, yüksek ideâllere ulaştırılarak gayesizlikten kurtarılmalıdırlar.
Bir Zat'ın Kaleminden
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder