26 Haziran 2013 Çarşamba

Mert EYGİ-Halk Forumu


Bugün (25 Haziran 2013) İzmir Gündoğdu’da Alsancak İskelesi önünde İzmir Gündoğdu Forumu'nu güçlendirmek adına İzmirli akademisyenler ve öğrencilerin katıldığı HALK FORUM’una katıldım. Birkaç arkadaşımla beraber toplaşıp gitme kararı aldığım için bi yarım saatlik gecikme de yaşasak da oraya vardıktan sonra yerimizi çimlerin üstünde aldık ve sırası ile konuşmak isteyenlerin konuştuğu, içinde bol miktarda tebessüm ve bazı da yeni fikirler barındıran güzel bir 1buçuk saat geçirdik. Üniversiteyi merkeze alan bu forumun ana başlıkları şu şekildeydi ;
- Üniversitedeki her tür iktidar ilişkilerinin tartışılması.
- Üniversite bileşenlerinin sokakla ilişkisinin tartışılması.
- Üniversitenin işlevini yeniden düşünmek.
- Daha sonra neler yapacağız?

            


Ben de not alabildiğim ve duyabildiğim ölçüde(çünkü ne yazık ki sesler bazen anlaşılmadı) sizlerle konuşulanları paylaşmak istedim. Bir Ege Üni. Sosyoloji bölümü okuyan bir öğrenci itaati öğreten süreci öğrenmenin bugün yaşananları üniversitelerde yapılanları anlamamızda çok önemli olacağından bahsetti. İş güvencesinin olmaması ve çok fazla işsizin olması itaatliğe götürdüğünü söyledi. Kadrolaşmanın büyük bir sorun olduğunu dile getirdi. Üniversitedeki ARGE’ lerin sanayi şirketleri amaçları doğrultusunda yönlendirildiğini ve tam olarak bilim yuvası olamadığından bahsetti. Ege Üni’den bir öğretim üyesini en önemli sorunun mobbing olduğunu (en basit tabiriyle bir grup tarafından yapılan psikolojik baskı ) örgütsüzlüğün de buna mahal verdiğini dile getirdi. Bir lise öğrencisi üreme konusunun anlatılmadığından bahsetti bir devlet okulunda. Marmara Üni.’de okuyan bir öğrenci de okullarında sıklıkla Darwin karşıtı konferanslar verildiğinden bahsettikten sonra kendi üniversitesiyle ilgili okullarında kullanılması zorunlu olan(en başta yemekhaneden yemek yiyebilmek için) kredi kartından bahsetti ve o karta her sene 50 lira kart ücreti veriliyormuş.Bunun üzerine forum başkanı, bu kararın kazanılan 2 tane mahkeme kararını ihlal ettiğini ve okulun bu kredi kartlarını toplayıp normal öğrenci kartlarına dönmesi gerektiğinden bahsetti fakat yönetim bu kararları görmezden gelmekteymiş..hiç şaşırmadım..Eskişehir Osmangazi Üni’den bir öğrenci de konuşulması gereken en büyük konunun YÖK olduğuna değindi. YÖK gibi hükümetin dayatmalarını üniversitelere uygulatan bir kurum olduktan sonra üniversitelerin özgürleşemeyeceğinden bahsetti ve ayrıca örgütleşmenin olmadığından bahsetti akademisyenler bazında. Başka bir öğretim üyesi de İTÜ’lü akademisyenlerin oluşturduğu bir platformun olduğundan bahsetti. (http://ituasistandayanismasi.blogspot.com/p/hakkmzda.html linkinde bu oluşumla ilgili gerekli açıklama mevcuttur). Bir EĞİTİMSEN üyesi de sendikaların kasko gibi görülmesinden yakındı. Böyle oluşumların siz varsanız var siz yoksanız yok olduğundan bahsetti ve bu konularda duyarlı kişileri görev almaya çaba göstermeye davet etti. EĞİTİMSEN ‘in yüksek öğretim bürosu 4 5 yıldır faaliyetteymiş ve belli aralıklarla toplanıp üniversitedeki sorunlar üzerine konuşuluyormuş. Bunlardan sonra konu ne yapmalıyıza geldi ve genel anlamda İzmir Ünilerinin birlik içinde olmalarından bahsedildi hem öğrenci hem akademisyen bazında. Bunlar tabi güzel temenniler ama birazcık da soyut temenniler. Benim hoşuma giden somut temenniler de olmadı değil. Bunlardan biri – her ne kadar üniversitelerle alakalı olmasa da gündemle alakalı- İzmir’i sadece Alsancak Karşıyaka Bornova olarak değerlendirmemeliyiz diyen bir arkadaşımızın mesela Ethem Sarısülük için 40’si 52’si yapalım Eski İzmir’e gidelim, Boyakaya , Kale’ye gidelim oradaki insanlara anlatalım Ethem kimdir, neden öldürüldü, öldürülmesine rağmen Polis serbest kaldı.bunları halk görsün.Gerçekten de önemli bu tarz şeylerin yapılması. Bir diğer somut öneri de bir akademisyenden geldi ; (benzeri galiba önceden bir zamanlar denenmiş) bu sene Akademisyenler olarak hangi ünide olursak , hangi dersi veriyorsak olalım dönem başladığında birkaç dersimizi Direniş’e ayıralım. Direniş nedir ne değildir nasıl olmalıdır nasıl yapılır nasıl mücadele edilir.Tarihsel örneklerden bahsedelim bunları anlatalım öğrencilerimize denildi.Ve ayrıca da forum başkanı ortak bir mail ağının olduğunu direnkampusizmir@gmail.com buraya dilek ve görüşlerini herkesin iletebileceğini belirtti.

 Bu çok zevkli forumun sonlarına kalamasam da yine de bulunduğum süre zarfında oldukça hoş vakit geçirdiğimi söylemeliyim ve şunu ekleyeceğim.Eğer yarınlara daha büyük umutlarla bakmak istiyorsak bu Halk Forumlarına gitmeliyiz dinlemeliyiz konuşmalıyız ve çevremizdekilere bu forumlardan bahsetmeliyiz onları teşvik etmeliyiz.ancak bu şekilde büyüyeceğiz ve toplumumuz için gerekli tartışmalar yapıldıktan sonra bu toplum en doğru kararını vericektir..Daha güzel yarınlara..

Mert EYGİ
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü
Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği
3. Sınıf Öğrencisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder