8 Temmuz 2013 Pazartesi

Mert EYGİ-Mavi Köşk

Geçtiğimiz hafta benim de kendi üniversitemde bir parçası olduğum IEEE Öğrenci Kolu’nun 11. IEEE Türkiye Öğrenci Kolları Ve GOLD Kongresi ‘ne katıldım ve bu kongre Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde yani yavru vatan Kıbrıs’ta idi. Bu kongre çerçevesinde bizlere son gün Kıbrıs’ın tarihi bazı yerlerini gezdirdiler. Ben de bu yazımda bu tarihi gezi sırasında benim ağzımın açık kalmasına sebep olan Mavi Köşk’ü, nam-ı diyar Kaçakçının Köşkünü yazacağım.

Öncelikle bu köşk kimin köşküdür ve bu köşkü diğerlerinden ayıran özelliği nedir sorularına cevap vermeye çalışayım. Aslen dönemin Kıbrıs Cumhurbaşkanı Başpiskopos Makarios'un avukatı olan fakat Ortadoğusunun en önemli silah tüccarı olan Rum Paulo Paolides tarafından 1957 yılında yaptırılmış. Bu köşkü de diğerlerinden ayıran şeyler de köşküm mimarisi ve köşkün içindeki ilginç teknolojilerdir. İşin mimarisinin bu kadar önemli olmasının en büyük sebebi ise, yaptığı esas iş olan kaçakçılığın bir gerekliliği olarak, köşk kaçakçılık yapabilmek için mükemmel bir konuma ve görüş alanına sahip olması ve civar bölgelerden mimarisi gereği hiçbir şekilde görülememektedir. Paulo renk takıntısı olan bir insanmış ve misafirlerini gruplandırarak ağırlamaktaymış.Mafya adamları için kırmızı, çocuklar için sarı, diğer misafirleri için ise mavi rengi seçmiştir ve bu renk takıntısını bariz bi şekilde evde görebilirsiniz. Örneğin tavernasında bu 3 renge sahip masalar ve sandalyeleri vardır. Veyahut mafya mevzularının konuşulduğu oda sadece kırmızı renktedir baştan sonra. Paolides aynı zamanda çok fazla sanata düşkün bir kişiymiş ve her odasında birbirinden ilginç tablolar bulunmaktadır. Evin içindeki ilginçlikler ise gerçekten benim nutkumun tutulmasına sebep olmuştur. Aklımda kaldığı ölçüde sizlerle paylaşacak olursam, Paulo kesinlikle çalışırken  yorulmak istemeyen bir kişiymiş ve bu yüzden çalışma koltuğu her ne kadar rahat gibi gözükse de deniz süngerinden özel olarak yaptırılmış ve bu koltuk ısıyla etkileşime girerek yaklaşık 2 saat sonra sem sert bir hale gelirmiş bu sayede de üzerindeki kişinin uykusu gelmezmiş. Ve yine bu alanda bulunan 3 kat elyaftan yapılmış olan evin günümüzdeki tek gerçek perdesinin özelliği ise çok çok büyük ölçüde dışarıdan gelen ses ışık ve ısıyı geçirmemesi.Dinlenme odasında bulunan koltuğu ise tam tersi özellikte olup kişinin dinlenmesini sağlayacak ve uykusunu getirecek bir malzemeden özel olarak yapılmış.Ve eğer yanlış hatırlamıyorsam(başka bir koltuk da olabilir evin içindeki) bu koltuğun içinde kişiye masaj yapan bir mekanizma da mevcut.Evdeki en değerli tablo olarak gösterilen ve paha biçilemeyen Meryem ana tablosunun en büyük özelliği ise tabloya nereden bakarsanız bakın elleri , ayakları ve gözleri size bakmaktadır sizi takip etmektedir..Evde bir mini dolap mevcuttur ki içi sırf aynalarla kaplıdır ve bu aynalar sayesinde içine konulan sıcak şeyler sıcak soğuk şeyler soğuk olarak muhafaza edilebilmektedir.altını çizmek istiyorum hiçbir şekilde elektrik bağlantısı vs olmadan sadece aynalar sayesinde bu gerçekleşmektedir..Evde bulunan çocuk odasının ise en büyük özelliği ise depreme dayanıklı olmasıdır. Bu oda evden bağımsız şekilde tasarlanmış, odanın kirişleri duvarlarla 2cm ayrıktır ve odanın altında raylar bulunmaktadır dayanıklılık için. Yapılan ölçümlerde çok yüksek şiddetli depremlere dayanıklılık göstermektedir. Deprem demişken, evin üst katında bir özel bir mekanizmaya sahip ve ahşaptan yapılmış bir büfe mevcuttur ve bu büfenin üstünde dengeyi simgeleyen bir balerin biblosu vardır. Olası bir sarsıntı anında bu biblo büfenin üstüne düşmektedir ve düştüğü anda büfeden içindeki mekanizma sayesinde ‘güüm’ diye bir ses çıkar ve bu ses evdeki bütün odalardan rahatlıkla duyulur böylece deprem olduğu anlaşılabilinir. Misafirlerin geceyi geçirdiği mavi odada da ise günah çıkarma bölümünde Tokyo’dan getirtilen 9 boyutlu ufak bir ayna vardır ve bu aynaya bakan kişi odaya arkasını dönmesine rağmen odanın tüm köşelerini rahatlıkla görebilmektedir. Paulo ‘nun yatak odasında ise ilgi çekici olan şey yatağının hemen arkasındaki, kendisinin de  74 harekatında kaçarken kullandığı, tüneldir. bu tünel kendisi kaçtıktan sonra bombalara patlatılmış ve tam olarak nereye çıktığı henüz bilinmemektedir. Ayrıca evde 1 adet kasa da bulunmuş. Bu kasadan 20 cent ve 1 adet anahtar çıkmıştır ve anahtarın henüz nereyi açtığı bilinmemektedir. Evde bukelemun derisiyle kaplı olan bir dolap vardır ki bu dolap da özel bir losyon ile silindiğinde mevsimine göre renk değiştirebilme özelliği göstermektedir. Tüm bunlar dışında benim için en çok afallamamı sağlayan ve asla unutamayacağım özellik ise bahçedeki bir noktada konuştuğunuzda sesinizin size ekolu olarak geldiği noktadır. Bu ekoyu sağlayan ise zemindeki döşemenin altının 8 metre uzunluğunda bir boşluğun olması. Bu noktada eve dönük bir şekilde konuştuğunuzda sesiniz yankılı olarak kulağınıza gelmektedir. Bu noktanın dışında ise bu durum çok zayıf bir şekilde olmaktadır. Kendisi Avukat olduğu için duruşmalarından önce burada çalışma yapabilmek için yaptırmış bu noktayı.


Evde daha pek çok detay var anlatmaya değer ama ben açıkçası benim hafızamda yer edenleri ve bana en ilginç gelenleri paylaşmak istedim..Gerçekten de hayal gücümün ne kadar da kısıtlı , sığ olduğunu görmemi sağlayan bu köşkü asla unutamayacağım ve eğer bir gün yolunuz Kıbrıs’a düşerse mutlaka uğramanızı ve gözlerinizle görmenizi öneririm. Ama ola ki yakın bir tarihte böyle bir planınız yoksa buyurun bu da evin videosu, her ne kadar görüntü kaliteli olmasa da fikir edinmenizi sağlayacaktır.. 



 
                                                                                                                                               Mert EYGİ
                                                                                              İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü
                                                                                  Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği
                                                                                                                    3. Sınıf Öğrencisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder